NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
53 - (2857) حدثنا
ابن نمير.
حدثنا زيد
(يعني ابن
حباب). حدثنا
أفلح بن سعيد.
حدثنا
عبدالله بن
رافع، مولى أم
سلمة. قال:
سمعت أبا
هريرة يقول:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "يوشك،
إن طالت بك
مدة، أن ترى
قوما في
أيديهم مثل
أذناب البقر.
يغدون في غضب
الله،
ويروحون في
سخط الله".
{53}
Bize İbni Numeyr rivayet
etti. (Dediki): Bize Zeyd (yâni; İbni Hubab) rivayet etti. (Dediki): Bize Eflah
b. Saîd rivayet etti. (Dediki): Bize Ümmü Seleme'nin azatlısı Abdullah b. Râfi'
rivayet etti. (Dediki): Ehû Hureyre'yi şöyle derken işittim. Resûlullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Çok yaşarsan ellerinde
sığır kuyrukları gibi kamçrlar bulunan bir kavmi görmen yakındır. Bunlar
Allah'ın gadabı içinde sabahlar, Allah'ın hısımı içinde akşamlarlar.»
buyurdular.
54 - (2857) حدثنا
عبيدالله بن
سعيد وأبو بكر
بن نافع وعبد
بن حميد.
قالوا: حدثنا
أبو عامر
العقدي. حدثنا
أفلح بن سعيد.
حدثني
عبدالله بن
رافع، مولى أم
سلمة، قال:
سمعت أبا
هريرة يقول:
سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول "إن
طالت بك مدة،
أوشكت أن ترى
قوما يغدون في
سخط الله،
ويروحون في
لعنته. في
أيديهم مثل
أذناب البقر".
{54}
Bize Ubeydullab b. Saîd
ile Ebû Bekr b. Nâfi' ve Abd b. Humeyd rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Ebû
Âmir El-Akadî rivayet etti. (Dediki): Bize Eflah b. Saîd rivayet etti.
(Dediki): Bana Ümmü Seleme'nin azatlısı Abdullah b. Râfi' rivayet etti.
(Dediki): Ebû Hureyre'yi şunu söylerken işittim: Ben Resûlullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sel!em)'i:
«Çok yaşarsan Allah'ın
hışımı içinde sabahlayan ve lâ'neti içinde akşamlayan, ellerinde sığır
kuyrukları gibi kamçılar olan bir kavimi görmen yakındır.» buyururken dinledim.
izah:
Bu hadîsin kadınlardan
bahseden rivayeti, daha önce geçmişti.
Hadîs-i şerif, Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in mucizelerinden olup, haber verdiği gibi zuhur
etmiştir. Yine hülâsa edelim; sığır kuyrukları gibi kamçıları olan kavim zabıta
memurlarıdır.
Giyinmiş çıplaklardan
murad; bir kavle göre Allah'ın nimetlerinden giyinip de şükretmeyen
kadınlardır. İkinci kavle göre ise, bunlar elbise giyen, fakat hayır işleyip
âhireti için çalışmayan kadınlardır. Üçüncü kavle göre güzelliklerini göstermek
için bedenlerinin bir kısmını açanlardır. Dördüncü kavle göre ise, altındakini
gösterecek derecede ince elbise giyenlerdir.
Eğrilmiş kadınlar
Allah'ın taatından çıkanlardır. Eğriltenler de, kendi yaptıkları marifeti
başkasına öğretenlerdir. Bâzılarına göre eğrilenlerden murad; kırıtarak
yürüyenler, eğriltenler de, omuzlarını kırarak yürüyenlerdir.
Başlarının deve
horgüçlerine benzetilmesi, saçlarına çeşitli şeyler sararak tepeye doğru
yükselttikleri ve kurdukları hotos yana doğru eğrildiği içindir.
Hadîs-i şerif
böylelerin cennete girmek şöyle dursun, onun kokusunu bile alamıyacaklarına
açık delildir.
Zamanımızda olduğu
kadar kadınların hiç bir devirde bu hadîs-i şerife tam mânâsıyle misâl teşkil
ettikleri görülmemiştir sanırım. Allah müslümanlara intibahlar nasib etsin.
Amin!!!